ÇATI VE TERASTA GÜNEŞ ENERJİSİ SİSTEMİ KURULMASI

KARAR NO: 1-)

İDDİA: Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının projeye aykırı olarak çatıda davacıya tahsis edilen bölüme güneş enerjisiyle ısıtma sistemi kurduğunu ve bu sistemin davacının sistemine gölge yapıp olumsuz etkilediğini ve anten koyacak yeri de kalmadığını ileri sürerek, davalı sisteminin bu yerden kaldırılarak çatının kuzey tarafına alınmasını istemiştir. Bilirkişi tarafından yerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen raporda, davalının bağımsız bölümünün binanın kuzey cephesinde bulunmasına karşın güneş enerjisi sisteminin çatının güney bölümüne kurulduğunun tespit edildiği ancak, diğer bloklarda yapılan gözlemlere göre güney dairelerin sistemlerinin güneyde, kuzey dairelerin sistemlerinin kuzeyde olması gerektiği açıklanarak davalı dairesinin de kuzeyde olması nedeniyle davalıya ait sistemin kuzeye alınması gerektiği belirtilmiş, mahkemece de, onaylı projeye veya yönetim planına ya da Kat Malikleri Kurulu Kararına dayalı olmayan bu saptama esas alınıp, davalının güneş enerjisi sisteminin güney bölümünden kuzey bölüme alınması gerektiği sonucuna varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.

KARAR: Onaylı projesinde bulunmasa dahi diğer kat maliklerinin muvafakati alınmaksızın çatı veya terasta güneş enerjisi ile ısıtma sisteminin kurulmasına; tesisin kurulacağı çatıda anayapıdaki tüm bağımsız bölümlere yetecek miktarda ve bu iş için elverişli alanın bulunması, tüm bağımsız bölümler için bu sistemin kurulması halinde anayapının taşıyıcı sistemine (statiğine) zarar verilmemesi, tesisin kurulduğu yerde kapladığı alanın ilgili bağımsız bölümün arsa payına tekabül edecek miktarı aşmaması tekniğine uygun olması ve arıza halinde diğer bağımsız bölümlere ve ortak yerlere gelebilecek bir zararın önlenmesi konusunda gerekli tebliğlerin alınmış olması kaydıyla izin verilmektedir. Şu kadar ki, yönetim planı veya kat malikleri kurulu kararı ile kesin yasaklama varsa sayılan bütün koşullar yerine getirilmiş olsa dahi çatıda güneş enerjisi sistemi kurulamaz. Onaylı projede güneş enerjisi sistemine yer verilmiş olması halinde de, sistemin projeye uygun şekilde ve gösterilen yerde kurulması gerekir. Somut olayda yukarıda açıklanan koşullar yönünden bir itirazda bulunulmamış ancak, davalı sisteminin, maliki bulunduğu bağımsız bölümün konumuna uygun olarak ve proje gereğince çatının güneyinden kuzey bölümüne nakli istenmiştir. Projeye aykırılık iddiası kanıtlanamadığı gibi davacının talebi, ana gayrimenkulün yönetim planının bir hükmüne ya da kat malikleri kurulunun yöntemince verilmiş bağlayıcı bir kararına dayandırılmış da değildir. Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 4. maddesinde ifade edildiği üzere anayapının çatısı ortak yer olup, kat maliklerinden her birisi, aynı Yasanın 16. maddesi hükmü uyarınca bu yerin tamamında, arsa payları oranında ortak mülkiyet hükümlerine göre malik ve arsa payları ile oranlı olarak yararlanma ve kullanma hakkına sahiptir. Bu hakkın kaldırılması veya azaltılması söz konusu olmadan, kat maliklerinin kullanma biçimi ile ilgili olarak yönetim planında bir düzenleme varsa bütün kat malikleri buna uymakla yükümlü ise de, böylesine bağlayıcı bir hüküm veya kat malikleri kurulu kararının bulunmaması halinde, kat malikinin ortak yerdeki kullanma hakkı, ortak yerin belli bir kesimi ile sınırlı olması gerektiği söylenemez. Diğer bloklarda böyle bir uygulamanın varlığı da, davaya konu bloktaki kat maliklerini bağlamaz. Öte yandan güneş enerjisi ile ısıtma sisteminin verimli çalışabilmesi için gün içinde uzun süre güneş ışığı alması gerekir. Bu da ancak sistemin, oturtma çatının güney ve güneybatıya bakan yerlerinde kurulması ile sağlanabileceğinden, tüm bağımsız bölümler için yeterli yer bulunması, arsa paylarının aşılmaması ve anayapının taşıyıcı sisteminin zarar görmemesi koşulları araştırılırken bu husus gözetilerek çatının güneş enerjisi sistemi kurmaya elverişli yerleri belirlenip, sadece belirlenen bu yerlerin alanına göre değerlendirme yapılması gerekir. Açıklanan bu hususlar araştırılıp incelenmeden ve özellikle davalının sisteminin çatının kuzeyine alınmasının güneş ışığından yeterince yararlanmasına engel olacağı ve bu durumun hakkaniyete uygun düşmeyeceği gözetilmeden davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir (18. HUKUK DAİRESİ E: 2002/354 K: 2002/1878 T: 18/02/02).

KARAR NO: 2-)

İDDİA: Davacılar vekili dava dilekçesinde, davalıların mimari projeye aykırı olarak çatıya güneş enerjisiyle ısıtma sistemi ve anten sistemini kurduklarını, bunların su sızdırmasından dolayı yağışlı havalarda binanın rutubet aldığı ve çatıya ilave yük bindirdiği gerekçesiyle bu sistemlerin kaldırılmasını istemiştir.

KARAR: Projede yer alması bile tüm kat maliklerinin onayının alınmasına gerek görülmeksizin ana taşınmazın ortak yerlerinde güneş enerjisi sisteminin kurulmasına belli koşullarda izin verilmektedir. Bu koşullar; sistemin tekniğine uygun olarak inşa ve monte edilmiş olması, zarar verici durumların giderilmesi için her türlü önemlin alınmış bulunması, bu tesisin bağlı olduğu bağımsız bölüme özgülenen arsa payına tekabül eden orandan fazlasını kapsamaması, anayapıdaki tüm bağımsız bölümler için çatıda aynı tesisin kurulması durumunda her birine yeterli alanın bulunması ve bu tesislerin hiçbir şekilde anayapıya (yapının taşıyıcı sistemlerine ve bağımsız bölümlere) zarar vermemesi gerekir. Somut olayda, bilirkişinin yerinde yaptığı inceleme sonucu düzenlenen raporda, dava konusu edilen güneş enerji sistemlerinin anayapının ortak yerlerinden olan terasta tekniğine uygun biçimde kurulduğu, bağlı olduğu bağımsız bölüme özgülenen arsa payı oranını aşmadığı, binanın statiğini tehlikeye sokmadığı, alt kata sızan suların önlenmesi için ise ayaklarına çinko lehimle pabuç bağlanması döşeme ile birleştiği yerin çimento harcı ile sıvanması ve şamandıralarının tamir edilmesi gerektiği belirtilmiş; ancak, bu yerde tüm bağımsız bölüm maliklerinin aynı tesisi kurması için hepsine yetecek alanın bulunup bulunmadığı ve böyle bir tesisi anayapıdaki tüm bağımsız bölüm maliklerinin kurmuş olması durumunda yapının taşıyıcı sistemlerine zarar verip vermediği konusunda herhangi bir inceleme ve açıklama yapılmamıştır. Bu durumda mahkemece, anayapıdaki bütün bağımsız bölümlerin her birisi için yeterli alanın bulunup bulunmadığı ve böyle bir tesise tüm bağımsız bölüm maliklerinin kurması halinde binanın taşıyıcı sisteminin (statiğinin) zarar görüp görmeyeceği hususu bilirkişiye mahallinde yeniden incelettirilip ek rapor alınmalı ve buna göre tüm koşulların gerçekleştiğinin anlaşılması durumunda bilirkişinin esas raporunda önlem olarak öngörülen döşemeyle birleştiği yerin çimento harcıyla sıvanması, sistemin ayaklarına lehimle çinko pabuç bağlanması ve şamandıranın tamiri için davalılara uygun bir süre tanınması gerektiği dikkate alınmadan eksik incelemeyle karar verilmesi. Kat Mülkiyeti Yasası’nın 16. maddesi uyarınca ana taşınmazın ortak yerlerine arsa payları oranında ortak mülkiyet hükümlerine göre malik ve arsa payları oranında kullanma hakkına sahip olan kat maliklerin güneş enerjisi sisteminde olduğu gibi çağdaş yaşamın zorunlu ihtiyaçlarından olan televizyon anteninin de, aşağıda açıklanan koşullar uygunluk bulunması halinde anayapının çatısına veya taşınmazda uygun başka bir ortak yere konulmasına diğer kat maliklerinin muvafakati aranmadan izin verilmektedir. Somut olayda davacılar tarafından davalıların çatıya anten kurdukları ve bunların çatıya ilave yük getirdiği ve bağımsız bölümlere zarar verdiği ileri sürülerek sökülüp kaldırılması istenildiğine göre bu antenlerin mevcut olup olmadığı, binada merkezi sistem anteninin yokluğu veya var olan sistemden davalıların yararlanmalarının olanaksız bulunması ve benzeri nedenlerle çatıya ayrı anten konulmasında bir zorunluluk bulunup bulunmadığı, zorunluluk varsa binadaki her bağımsız bölüm aynı şekilde anten kurması durumunda çatıda yeterli alan bulunup bulunmadığının, sistemin bağımsız bölüme özgülenmiş arsa payını aşıp aşmadığının antenlerin bağımsız bölümlere ve anayapıya zarar verip vermeyeceğinin, zarar veriyorsa veya vermesi muhtemelse alınacak önlemelerin neler olduğunun belirlenmesi için de bilirkişiye inceleme yaptırılıp rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu konuda hiçbir araştırma ve inceleme yapılmaksızın yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması; doğru görülmemiştir (18. HUKUK DAİRESİ E: 2003/938 K: 2003/2286 T: 25/03/03)

Kat Mülkiyeti Hukuku Avukatı ve Hizmetlerimiz Hakkındaki Bilgiler İçin Lütfen Bu Linki Açınız

Bilgi almak için lütfen iletişime geçiniz;

Telefon:  0532 6859641

WhatsApp Mesaj:  0507 5450136

E-Posta: info@alberahukuk.com

Konum Bilgisi İçin Lütfen Tıklayınız

 

ÇATI VE TERASTA GÜNEŞ ENERJİSİ SİSTEMİ KURULMASI